Duygularımıza hükmedebilmek için Kabullenme, görmezden gelme, hoşgörü- sabır, paylaşım gibi pasif yöntemlerin hangi durumlarda, nasıl kullanılacaklarını önceki yazılarımızda açıklamıştık.
Hayatın akışı
içerisinde kişinin başından sevindirici, üzücü türlü olaylar geçebilir.
Sevindirici olayları bir kenara koyuyoruz. Diğer yazılarımızda olduğu gibi bu
yazımızda da üzücü durumlarla baş etmemize
yarayacak yeni teknikleri incelemeye çalışacağız, önerilerde bulunacağız, uzman
önerilerine yer vereceğiz.
Üzücü durumlarla baş etmek için yapılabilecek en iyi şey,
gerekli önlemleri ta başlangıçta alarak üzücü durumlara düşmemektir. Ancak bazı
olaylar; kişinin kontrolü, istenci dışında gelişebilir.
Kişi bazen başarısız olabilir. Bu bağlamda aşırı zarar etmiş
olabilir. İşten çıkarılmıştır, yakınından ayrılmıştır. Başkalarının hoşça
karşılamayacağı utandırıcı hatası
olmuştur. Böyle durumlarda bireyin, olay anında, aşırıya kaçmadan olayın
yarattığı duyguları yaşaması doğaldır. Olay yaşanıp bittikten sonra, belli bir
süre içerisinde, olayın oluşturduğu olumsuz duyguların da bitmesi, bireyin
normal yaşamına dönmesi gerekir. Olayın
etkisinde kalarak geçmiş, bitmiş bir olayın oluşturduğu duyguyu, bir ömür
yaşamanın anlamı yoktur. Bu, duyguyu yaşamaktan kaçış değildir. Zaten yaşanmış
bir duyguyu uzun uzadıya sürdürmemektir.
DİKKATİMİZİ BAŞKA
ŞEYLERE YÖNLENDİRME ( Beynin Odak Noktasını Değiştirme)
Beynimiz gece- gündüz bir saniye boş durmaz, çalışır;
vücudumuzu yönetir. Zihin, boş kaldığında düşünce ve hayallerle boşluğu
doldurur. Hayallerin bazıları, geleceğe dönük güzel projeler, geçmişteki güzel
anılar olabildiği gibi bazıları gelecekle ilgili kaygılar ve geçmişe yönelik
olumsuz yaşantıları da içerebilir. Bazen eski olumsuz duygular, yeniden
güncelleşerek kişinin kendini kötü hissetmesine neden olabilir. Böylesi durumlarda
yapılabilecek şeylerden birisi de bir şeylerle uğraşmaktır.
UĞRAŞILAR
Olumsuz duygulara egemen olmanın önemli bir yolu, kişinin
bir işinin olması ve işine yoğunlaşmasıdır. Konu “Çalışma ve Önemi” başlıklı yazıda . Ayrıca resim, müzik, spor, meditasyon, kitap
okuma; film izleme, medya ile ilgilenme; halk oyunları (önceki yazıda),
tarımsal faaliyetler gibi sanatsal ve bireysel uğraşılara; bunun yanında
toplumsal aktivitelere yer verilebilir. Böylece dikkatimizi yaptığımız uğraşıya
yönelteceğimizden etkilendiğimiz olaydan uzaklaşacağız. Beyin zamanla duruma
alışıp uyum sağlayacaktır.
Uğraşılar, bizi olumsuz duygulardan uzaklaştırır; bize, kendimizi gerçekleştirme fırsatını verir; özgüven kazandırır.
Aşırı yormadan, kararında yapılan beyinle ilgili etkinlikler,
beyni çalıştırır; nöronlar arası bağlantıları artırıp güçlendirerek beynin
performansını ve sağlığını olumlu yönde etkiler. Ör. Annenin yeni doğmuş
bebekle ilgilenmesi, onunla konuşması, kucağına alması, emzirmesi, müzik
dinletmesi vb. uyarılar bebeğin beyninde nöral bağlantılara neden olacağı gibi,
bebeğin güven gelişimine de katkı sağlayacaktır. Yine bir yaşlının konuşması,
okuması, yazması, müzik aleti çalması, seslere kulak vermesi, oyun oynaması
gibi etkinlikler beyninin çalışmasını sağlayacak, beyin sağlığını olumlu etkileyecek,
alzheimer hastalığı riskini azaltacaktır .
Kişi uzun süre boş kaldığında canı daha çok sıkılır, kötü şeyler düşünebilir; boş kalan beyinde ilkel istekler (nefsani) gündeme gelebilir, dürtüler açığa çıkabilir. Bu nedenlerle şahsın suça yönelimi artabilir. Ve
Kendini ihmal etmeden, aşırıya kaçmadan, bağımlı hale gelmeden bir şeylerle meşgul olan insanların olumsuz duygu, düşünce ve hayallere zamanları kalmayacaktır.
Uzmanlar, duygusal sorunların dışında bazı ruhsal sorunların
düzeltilmesinde de kişileri uğraşılara yöneltiliyorlar.
Çocukların boş zamanlarını uygun bir şekilde
değerlendirebilmesi için aile ve okul gerekenleri yerine getirmeli.
UZMANINDAN ÖNERİLER
Zaman zaman bilgilerini paylaştığımız lisa Feedman
Barrett’in “duygulara hükmetme” konusundaki yeni önerileri özetle şöyle:
MASAJ: “Fiziksel konforunuzu artırmak için kendinize güzel
bir masaj yaptırmayı deneyin. İnsan dokunuşu sağlığınıza faydalıdır. Duyu ağı
vasıtasıyla vücut bütçenizi geliştirir... Masaj inflamasyon (iltihaplanma)
riskini azaltır, kas dokunuzdaki küçük yırtıkların daha çabuk iyileşmesini
sağlar.” *
YOGA: “Bir diğer bütçe dengeleme aktivitesi ise yogadır.
Uzun süre boyunca yoga yapan insanlar fiziksel aktivitenin ve yavaşça nefes
alıp vermenin bir araya gelmesiyle daha
kısa sürede etkili bir şekilde sakinleşebilir. Proinflamatuar stokinler
adı verilen ve uzun vadede vücut için zararlı inflamasyonlara sebep olan bazı
protein seviyelerini düşürür.”*
SPOR: “Düzenli spor yapmak ise anti-inflamasyon sitokinler
adı verilen ve kalp hastalıklarının, depresyonun ve diğer hastalıkların
görülme riskini azaltan diğer proteinlerin (yararlı) seviyelerini artırır.”*
ROMAN-FİLM: “Merak uyandıran bir romana başlamak da vücut
bütçeniz açısından sağlıklıdır. Bu sadece bir gerçeklerden kaçış değildir.
Başka birinin hikâyesine dahil dahil olduğunuzda kendi hikayenize aynı şekilde
dahil olmazsınız. Böylesi bir zihinsel gezinti varsayılan
çalışma şekli ağı olarak da bilinen duyu ağınızın bir kısmını harekete geçirir
ve hayal aleminde kaybolmanızı önler (ki bu vücut bütçeniz için iyi değildir). Okumayı seven biri değilseniz merak
uyandıran bir film de işinizi görür. Eğer film çok acıklıysa doya doya
ağlayabilirsiniz, çünkü ağlamak da bütçenize faydalıdır.”* (Bence aşırıya
kaçmamak koşuluyla..)
İYİLİK YAPMAK: “Araştırmalar karşılıksız bir şey vermenin ve
minnet duymanın vücut bütçeleri için karşılıklı faydaları olduğunu
göstermiştir.”*
“Dokunuşu ve karşılıksız sevgiyi aynı anda hissedebilmek
için evcil bir hayvanı sahiplenin. Halka açık yerlerde veya parklarda yürüyüşe
çıkın. Yöntemleri elinizden geldiği kadar deneyin.”*
Duygularımıza hükmetmek için tepki, aktif savaşım ve diğer yöntemler sonraki yazılarda!..
Kalın; sağlıkla, Mutlulukla!..
Dursun BİLGİN
Kaynak:
*Beynimizin Parmak İzleri, L. F. Barrett, TimaşYayınları,
2021; s. 257, 258, 259